Emniyet Genel Müdürlüğü'nden (EGM) bağımsız olarak polislerin inisiyatifiyle hazırlanan raporda, siyasi baskı ve kadrolaşmanın yarattığı sorunlar dikkat çekti.

Türkiye'nin farklı bölgelerinde görevli polisler tarafından, aylar süren bir çalışma sonucunda 200 polis ile görüşülerek hazırlanan 28 sayfalık raporda, siyasi parti bağlantısı olan amirlere sağlanan kolaylıklardan, polis intiharlarındaki artışa, komiser ve komiser yardımcılarının hangi siyasi nedenlerle göreve geldiklerine kadar birçok konuda bulgular yer aldı.

halktv.com.tr'den Hazar Dost'un haberine göre; Türkiye gündeminin en çok konuşulan konularının başında TÜGVA'dan sızan belgeler gelirken bu belgelerde vakfın, referanslar aracılığıyla emniyet, yargı ve diğer devlet kurumlarında kadrolaştığı anlaşılmıştı.

"Emniyet Teşkilatı Sorunlarına Dair Rapor"da "Parti teşkilatlarından devşirilerek amir kadrosuna doldurulan amir kadrosu ile mobbing problemi daha fazla artış göstermiştir" denilen raporda, yaşananların polis intiharlarını arttırdığı iddia edilirken EGM, İl ve İlçe Müdürlükleri'nin mobbingin üzerini kapatmak amacıyla, intihar eden polisler için "ailevi sorunları vardı, ekonomik sorunları vardı" gibi açıklamalar yaptığı belirtildi.

Raporda, polis memurları için zorunlu atamalarda da siyasi bağlantıların önemine vurgu yapılarak "2013 yılına kadar siyasi çevresi olanlar 2, bir çevresi olmayan polisler 3 kere şark görevi yapıyordu" denildi.

2013 sonrasında da 'şark' göreviyle ilgili ayrımcılığa odaklanılan raporda, birkaç kez "şark görevi yapmak istemeyen personellerin partili olma veya öyle görünme" yoluna başvurduğunu belirtildi.

"2016 SONRASI TECRÜBESİZ PERSONELLER OPERASYONEL ŞUBELERE ALINDI"

2016'da gerçekleşen darbe girişiminin ardından göreve yeni başlayan memurların, branşları olmamasına rağmen operasyonel şubelere alınması amacıyla branşlı personeller şubelerden gönderilerek boş kadro yaratıldığı iddia edilen raporda "Tecrübesiz personeller operasyonel şubelere alınmıştır" denildi.

Öte yandan branşlı olduğu halde başka birimlere atanan polislerin, "yargı yoluyla aynı birime dönmesi halinde ise mobbingle karşılaştığı' ifade edilen raporda, EGM'nin "çoğunlukla mahkeme kararını tanımadığı" öne sürüldü.

“Mahkeme kararları, bakanlık ve EGM görüşü alındı. Karar uygun görülmedi” denilerek uygulanmayan yargı kararların olduğu belirtilen raporda "Yani EGM kendisini, yargı makamlarının üzerinde görmektedir" deniliyor.

"EMNİYET MÜDÜRLERİNİN BÜROKRAT OLMASI SORUNLARA NEDEN OLUYOR"

Emniyet genel müdürlerinin genellikle "bürokrat olmasının sorunlara neden olduğunun" altı çizilen raporda, "Bir gece dahi sabaha kadar görev yapmamış ve teşkilatın çalışma yoğunluğundan, tükenmişliğinden haberdar olmayan genel müdürlerin teşkilatın sorunlarına aşina olmaması gibi çok önemli bir probleme neden olmaktadır. Emniyet genel müdürleri polisin sorunları ile alakalı çalışma yürütmekten ziyade siyasi partinin emir eri gibi davranış sergileyerek teşkilat içerisinde huzursuzluğun artmasına, tükenmişlik sendromunun ilerlemesine neden olmaktadırlar" denildi.

Ayrıca emniyet genel müdürlerinin tamamına yakının "AKP'den milletvekili olarak meclise girdiği" belirtilirken muhalefet partilerinin "polislere dair verdiği tüm önergelerin AKP oylarıyla reddedildiği" hatırlatıldı.

"SINAVSIZ ALINAN 40 BİN ÖZEL HAREKAT POLİSİ, ÇEVİK KUVVET'E KAYDIRILIYOR"

2016 ve 2017 yıllarında, herhangi bir sınava tabi tutulmadan sadece sözlü mülakatla göreve başlayan 40 bin lise mezunu EGM bünyesinde göreve başlamıştı. O dönem özellikle Güneydoğu'da teröre karşı mücadele eden polislerin 2020 yılından itibaren özellikle "çevik kuvvet kadrolarına atanmaya başlandığı" belirtilen rapor bu durumu "Toplum içerisinde polislik yapabilecek yeteneğe sahip olmadıklarından, emniyet teşkilatı içerisinde büyük bir uyum problemi yaşamaktadırlar" diye aktarıldı.